Türkçe - İngilizce
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Eşanlam
Hakkımızda
Araçlar
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Işıkları Söndür
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Eşanlam
Araçlar
Hakkımızda
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
EN-TR
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce
Geçmiş
double double
Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau
"double double"
teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 1 sonuç
Kategori
İngilizce
Türkçe
Tourism
1
Turizm
double double
i.
çift kişilik yataklı oda
"double double"
teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 500 sonuç
Kategori
İngilizce
Türkçe
Common Usage
1
Yaygın Kullanım
double
i.
çift
2
Yaygın Kullanım
double
i.
iki kat
3
Yaygın Kullanım
double
i.
duble
4
Yaygın Kullanım
double
i.
dublör
5
Yaygın Kullanım
double
f.
iki misli yapmak
6
Yaygın Kullanım
double
f.
ikiye katlamak
7
Yaygın Kullanım
double
s.
duble
8
Yaygın Kullanım
double
s.
çifte
9
Yaygın Kullanım
double
s.
çift
10
Yaygın Kullanım
double
s.
iki kişilik
11
Yaygın Kullanım
double
zf.
ikişerli
12
Yaygın Kullanım
double
zf.
iki misli
13
Yaygın Kullanım
double
zf.
iki kat
General
14
Genel
double handful
i.
koşam
15
Genel
double cone
i.
çift koni
16
Genel
double gamble
i.
çifte kumar
17
Genel
double agent
i.
iki taraflı çalışan casus
18
Genel
double bend
i.
çift dirsek
19
Genel
double saucepan
i.
birbirinin içine giren iki tencere
20
Genel
double taxation
i.
çifte vergi
21
Genel
double barelled gun
i.
çifte
22
Genel
double door
i.
çift kapı
23
Genel
double dealing
i.
ikiyüzlülük
24
Genel
double one
i.
hepyek
25
Genel
double
i.
hile
26
Genel
double chair
i.
iki koltuklu teleferik
27
Genel
double bed
i.
iki kişilik yatak
28
Genel
double
i.
dublör
29
Genel
double column
i.
çift sütun
30
Genel
a small double drum
i.
kudüm
31
Genel
double posting
i.
çifte kayıt
32
Genel
double pole
i.
çift kutup
33
Genel
folded double
i.
iki kat
34
Genel
double
i.
dolandırıcı
35
Genel
double chin
i.
insanda gerdan
36
Genel
double
i.
eş
37
Genel
double boiler
i.
benmari
38
Genel
double feature
i.
iki film birden
39
Genel
double density
i.
lastikli söz
40
Genel
double
i.
oyun
41
Genel
double ignition
i.
çift ateşleme
42
Genel
double time
i.
iki kat hızlı
43
Genel
double action
i.
çift etki
44
Genel
double floor
i.
çift taban
45
Genel
double star
i.
çiftyıldız
46
Genel
twin double
i.
ikiz double
47
Genel
double decker
i.
çift katlı otobüs
48
Genel
double entendre
i.
iki tarafa çekilebilecek söz
49
Genel
double cross
i.
aldatma
50
Genel
double window
i.
çift pencere
51
Genel
double take
i.
bir durumun anlamını sonradan kavrama
52
Genel
double boiler
i.
çift kazan
53
Genel
double line
i.
çift hat
54
Genel
double track
i.
çift yol
55
Genel
double blind method
i.
çift kör yöntemi
56
Genel
double loop learning
i.
çift etaplı öğrenme
57
Genel
double
i.
kopya
58
Genel
double boiler
i.
iki katlı tencere
59
Genel
double harness
i.
evlilik bağı
60
Genel
double earner
i.
birkaç işten para kazanan kişi
61
Genel
double
i.
hilekar
62
Genel
double entry
i.
amerikan usulü defter tutma
63
Genel
double holes
i.
çift delik
64
Genel
double slit
i.
çiftyarık
65
Genel
double jeopardy
i.
çifte yargılama
66
Genel
double taxation
i.
çifte vergilendirme
67
Genel
double standards
i.
çifte standart
68
Genel
double
i.
ikili bahis
69
Genel
double tongue
i.
hilekar
70
Genel
double density
i.
ikircil söz
71
Genel
double header
i.
iki lokomotifli tren
72
Genel
double plate
i.
çift plaka
73
Genel
double six
i.
düşeş (zar)
74
Genel
double dealing
i.
iki yüzlülük
75
Genel
double standard
i.
çifte standart
76
Genel
double
i.
aldatma
77
Genel
double entry
i.
çift giriş
78
Genel
double date
i.
iki çiftin buluşması
79
Genel
double deuce
i.
dubara
80
Genel
double room
i.
otelde çift yataklı oda
81
Genel
double entendre
i.
iki anlamlı söz
82
Genel
double harness
i.
evlenme
83
Genel
double
i.
(briç) kontr
84
Genel
double meaning
i.
çifte anlam
85
Genel
double duvet cover
i.
çift kişilik nevresim
86
Genel
double duvet cover set
i.
çift kişilik nevresim takımı
87
Genel
double portion
i.
çift porsiyon
88
Genel
double function
i.
çift fonksiyon
89
Genel
double break
i.
çift kesme
90
Genel
double branch
i.
çift çatal
91
Genel
double dealer
i.
ikiyüzlü
92
Genel
double house
i.
ikiz ev
93
Genel
double brake block holder
i.
sabo tutucusu
94
Genel
double boiler
i.
ikili tencere
95
Genel
double signature
i.
çift imza
96
Genel
double-take
i.
geç anlama
97
Genel
double-entendre
i.
çifte manalandırma
98
Genel
double-dealer
i.
sahtekar
99
Genel
double-dealing
i.
ikiyüzlülük
100
Genel
double-dealer
i.
iki yüzlü
101
Genel
double-dealer
i.
dolandırıcı
102
Genel
double-glass
i.
çift cam
103
Genel
double-decker
i.
iki katlı otobüs
104
Genel
double-quick
i.
hızlı yürüyüş
105
Genel
double-entendre
i.
biri uygunsuz iki farklı anlam taşıyan söz
106
Genel
double-entendre
i.
çift anlamlılık
107
Genel
double-glazed window
i.
çift camlı pencere
108
Genel
double-dealer
i.
ikiyüzlü
109
Genel
double-magnum
i.
büyük şarap şişesi
110
Genel
double-entendre
i.
tevriye
111
Genel
double-decker
i.
ranza
112
Genel
double-entendre
i.
cinasa benzer bir konuşma şekli
113
Genel
double-declutch
i.
çift debriyaj
114
Genel
double-edged sword
i.
iki tarafı keskin kılıç
115
Genel
double-decker
i.
iki katlı taşıt
116
Genel
double-glazing
i.
çift cam
117
Genel
double-loop learning
i.
çift etaplı öğrenme
118
Genel
double-chin
i.
gerdan
119
Genel
double-dealing
i.
dolandırıcılık
120
Genel
double-crosser
i.
oyunbozan
121
Genel
double-decker
i.
çift katlı otobüs
122
Genel
double-loop learning
i.
çift döngülü öğrenme
123
Genel
double-decker
i.
su çizgisi üzerinde iki güvertesi olan gemi
124
Genel
double-edged compliment
i.
iğneli kompliman
125
Genel
double dealer
i.
iki yüzlü
126
Genel
double envelopment
i.
çift taraflı kuşatma
127
Genel
double-crosser
i.
ikiyüzlü
128
Genel
double decker bus
i.
çift katlı otobüs
129
Genel
double decker bus
i.
iki katlı otobüs
130
Genel
f double flat
i.
f çift bemol
131
Genel
double door
i.
çift kanatlı kapı
132
Genel
double-leaf door
i.
çift kanatlı kapı
133
Genel
double-lock
i.
çifte kilit
134
Genel
double feature
i.
iki film bir arada
135
Genel
double dutch
i.
aynı anda iki farklı yöne sallanan ikili oyun ipi
136
Genel
double glove
i.
çift eldiven
137
Genel
double bind
i.
çifte açmaz
138
Genel
double tap
i.
çift vuruş
139
Genel
double-barrelled name
i.
iki addan oluşan isim
140
Genel
double-barrel surname
i.
iki addan oluşan soyadı
141
Genel
double act
i.
iki kişilik gösteri
142
Genel
double-wide mobile home
i.
çift üniteli mobil/taşınabilir ev
143
Genel
double tier cake
i.
iki katlı pasta
144
Genel
double chin
i.
gıdı
145
Genel
b-double
i.
uzun tır
146
Genel
double pluggers
i.
parmak arası terlik
147
Genel
double wedding
i.
çifte düğün
148
Genel
double bed
i.
çift kişilik yatak
149
Genel
double time
i.
koşar adım
150
Genel
double
i.
koşar adım
151
Genel
double time
i.
çifte mesai
152
Genel
double date
i.
iki çiftli randevu
153
Genel
double sofa
i.
ikili koltuk
154
Genel
double trouble
i.
bir dans hareketi
155
Genel
double trouble
i.
çifte sorun
156
Genel
double trouble
i.
çifte dert
157
Genel
double jeopardy
i.
çifte risk
158
Genel
double-sided tape
i.
çift taraflı bant
159
Genel
double bed sheet
i.
çift kişilik çarşaf
160
Genel
double bind
i.
çözümsüz çelişki
161
Genel
double chance
i.
çift şans
162
Genel
double chance
i.
çifte şans
163
Genel
double handling
i.
köpek podyumda iken, köpeğin dikkatini çekip hareketlerine yön verilmesi
164
Genel
double minaret madrasah
i.
çifte minareli medrese
165
Genel
double headed arrow
i.
çift yönlü ok
166
Genel
double booking
i.
çifte rezervasyon
167
Genel
double digit number
i.
iki basamaklı sayı
168
Genel
double pneumonia
i.
iki taraflı zatürre
169
Genel
double wall
i.
dubleks torba
170
Genel
double cuffs
i.
plastik kayışlı kelepçe
171
Genel
double
i.
(oyuncu, şarkıcı) bir kimsenin yerini dolduran diğer kimse
172
Genel
double
i.
yedek kimse
173
Genel
double
i.
yardımcı oyuncu
174
Genel
double
i.
keskin dönüş
175
Genel
double
i.
keskin viraj
176
Genel
double
i.
keskin dönemeç
177
Genel
double
i.
(her yüzeyi eşit noktalı) domino taşı
178
Genel
double bluff
i.
blöf yaparcasına hareket etme
179
Genel
double bluff
i.
blöf gibi anlaşılan davranış
180
Genel
double check
i.
dikkatli inceleme
181
Genel
double check
i.
detaylı inceleme
182
Genel
double check
i.
detaylı araştırma
183
Genel
double cross
i.
kazanma
184
Genel
double cross
i.
galibiyet alma
185
Genel
double cross
i.
kazanmak için uğraşma
186
Genel
double cross
i.
didinip durma
187
Genel
double cross
i.
kazanmaya çalışma
188
Genel
double cross
i.
yenilgiyi kabul etmeme
189
Genel
double day
i.
çift mesai
190
Genel
double day
i.
çalışan anneye ait iş ve ev sorumlulukları
191
Genel
double digit
i.
çift haneli tam sayı
192
Genel
double digit
i.
iki basamaklı sayı
193
Genel
double digits [us]
i.
çift haneli sayı
194
Genel
double digits [us]
i.
çift haneli yüzde
195
Genel
double dipping
i.
aynı kaynaktan elde edilen iki gelir
196
Genel
double dutch
i.
anlaşılmaz şey
197
Genel
double dutch
i.
anlaşılmaz konuşma
198
Genel
double elephant paper
i.
büyük bir kağıt boyutu
199
Genel
double jump
i.
aynı pulla art arda iki hamle yaparak rakibin iki pulunu yeme
200
Genel
double letter
i.
iki sayfaya yazılıp çift posta ücreti gerektiren mektup
201
Genel
double negative
i.
çift olumsuzlama
202
Genel
double negative
i.
olumsuzu inkar yoluyla olumluyu doğrulama
203
Genel
double quick
i.
hızlı ritim
204
Genel
double quick
i.
hızlı tempo
205
Genel
double quick
i.
iki kat hızlı tempo
206
Genel
double take
i.
ikinci kez bakma
207
Genel
double-talk
i.
abuk sabuk söz
208
Genel
double-talk
i.
anlamsız söz
209
Genel
double-talk
i.
teknik dilde anlaşılmaz söz kalabalığı
210
Genel
double-bitted ax
i.
başının iki tarafı da kesici olan balta
211
Genel
double-bitted axe
i.
başının iki tarafı da kesici olan balta
212
Genel
double-breasted jacket
i.
kruvaze ceket
213
Genel
double-breasted suit
i.
kruvaze ceketli takım
214
Genel
double-dip
i.
(hız trenlerinde) yolun yarısında bir süreliğine düzleşen tepe
215
Genel
double-take
i.
ikinci kez bakma
216
Genel
cross double fitché
i.
kollarının uçları iki sivri uca ayrılan haç
217
Genel
aa (double-a) game
i.
orta bütçeli video oyunu
218
Genel
double
f.
aldatmak
219
Genel
double
f.
yumruğunu sıkmak
220
Genel
see double
f.
çift görmek
221
Genel
see double
f.
çatal görmek
222
Genel
double
f.
katlamak
223
Genel
double
f.
katlanmak
224
Genel
double
f.
dublörlüğünü yapmak
225
Genel
double
f.
iki ile çarpmak
226
Genel
double
f.
bükmek
227
Genel
double cross
f.
aldatmak
228
Genel
double up
f.
iki büklüm olmak
229
Genel
double
f.
iki katına çıkmak
230
Genel
double
f.
eğilmek
231
Genel
double up
f.
eğilmek
232
Genel
play a double game
f.
iki tarafı da idare etmek
233
Genel
double park
f.
arabayı yolun ortasında bırakmak
234
Genel
double up
f.
ikiye katlamak
235
Genel
double up on
f.
paylaşmak
236
Genel
double up
f.
iki büklüm etmek
237
Genel
double for
f.
dublörlüğünü yapmak
238
Genel
double up with
f.
ile aynı odayı paylaşmak
239
Genel
live a double life
f.
ikiyüzlü bir hayat yaşamak
240
Genel
see double
f.
biri iki görmek
241
Genel
double
f.
iki kat etmek
242
Genel
make double line
f.
çift sıra olmak
243
Genel
double up
f.
bükülmek
244
Genel
double
f.
iki enstrüman çalmak
245
Genel
double
f.
ikiye katlamak
246
Genel
see double
f.
sarhoş olmak
247
Genel
double
f.
bükülmek
248
Genel
bend double
f.
belini bükmek
249
Genel
double
f.
çiftlemek
250
Genel
double up
f.
paylaşmak
251
Genel
double back
f.
aynı yoldan geri dönmek
252
Genel
double
f.
iki misli olmak
253
Genel
double
f.
ikiyle çarpmak
254
Genel
double up on
f.
bölüşmek
255
Genel
double
f.
iki katına çıkarmak
256
Genel
see double
f.
şeşi beş görmek
257
Genel
double
f.
ikilemek
258
Genel
double
f.
iki rolü birden oynamak
259
Genel
double space
f.
çift aralıkla yazmak
260
Genel
double
f.
ikili oynamak
261
Genel
double
f.
iki misli yapmak
262
Genel
double
f.
koşar adım gitmek
263
Genel
play a double game
f.
ikili oynamak
264
Genel
be bent double
f.
iki kat olmak
265
Genel
double
f.
kıvırmak
266
Genel
double-clutch
f.
vites değiştirirken iki kere debriyaja basmak
267
Genel
double-cross
f.
ihanet etmek
268
Genel
double-check
f.
çifte kontrol yapmak
269
Genel
double-check
f.
çifte kontrol etmek
270
Genel
double-cross
f.
kazıklamak
271
Genel
double-cross
f.
dolandırmak
272
Genel
double-check
f.
tekrar kontrol etmek
273
Genel
double-cross
f.
kazık atmak
274
Genel
double-bank
f.
bisiklet veya motosiklette ikinci bir kişiyi taşımak
275
Genel
double-cross
f.
ikiyüzlülük etmek
276
Genel
double-clutch
f.
çift debriyaj yapmak
277
Genel
double-cross
f.
aldatmak
278
Genel
double-space
f.
çift aralıkla yazmak
279
Genel
double-cross
f.
sırtından vurmak
280
Genel
double-park
f.
iki sıra parketmek
281
Genel
double-cross
f.
kancıklık etmek
282
Genel
double-space
f.
çift aralıkla yazmak (daktiloda/bilgisayarda)
283
Genel
double-quick
f.
hızlı yürümek
284
Genel
apply double standard
f.
çifte standart uygulamak
285
Genel
practice double standard
f.
çifte standart uygulamak
286
Genel
double up as a bed
f.
açılınca yatak olmak
287
Genel
double
f.
ikinci bir işte çalışmak
288
Genel
live a double life
f.
çifte hayat yaşamak
289
Genel
double-bank an oar
f.
iki adam bir küreği çekecek şekilde ayarlama yapmak
290
Genel
double
f.
atlatmak
291
Genel
double
f.
kurtulmak
292
Genel
double
f.
sıyrılmak
293
Genel
double
f.
koşarken sert ve ani dönüş yapmak
294
Genel
double
f.
dolambaçlı bir yolda gitmek
295
Genel
double
f.
(elbise) başka bir malzeme ile düzeltmek
296
Genel
double
f.
(elbise) astarlamak
297
Genel
double
f.
(elbise) astar ile kaplamak
298
Genel
double
f.
eğmek
299
Genel
double
f.
gidip gelmek
300
Genel
double
f.
yakayı kurtarmak
301
Genel
double
f.
(tavlada) bahis miktarını iki katına çıkarmayı teklif etmek
302
Genel
double
f.
dolaşarak gitmek
303
Genel
double
f.
dolambaçlı yoldan gitmek
304
Genel
double back
f.
ters yöne gitmek
305
Genel
double back
f.
tersine gitmek
306
Genel
double-bluff
f.
blöf yapar gibi kandırmak
307
Genel
double-check
f.
çifte kontrole tabi tutulmak
308
Genel
double-check
f.
çifte denetime tabi olmak
309
Genel
double-check
f.
detaylı inceleme yapmak
310
Genel
double-check
f.
detaylı araştırma yapmak
311
Genel
double-date
f.
çift randevuya çıkmak
312
Genel
double-date
f.
çiftler halinde randevuya çıkmak
313
Genel
double-date
f.
çiftler halinde buluşmak
314
Genel
double dye
f.
iki kez boyamak
315
Genel
double-quick
f.
hızlı hareket etmek
316
Genel
double-quick
f.
hızlı hareket ettirmek
317
Genel
double-quick
f.
hızlı çalıştırmak
318
Genel
double scull
f.
ağırlığı patenlerin iç kenarına verip ayakları birbirine yaklaştırıp birbirinden uzaklaştırarak geriye doğru gitmek
319
Genel
double-talk
f.
laf salatası yapmak
320
Genel
double-talk
f.
kaçamaklı konuşmak
321
Genel
double-talk
f.
yuvarlak konuşmak
322
Genel
double-time
f.
hızlı hareket etmek
323
Genel
double-time
f.
hızlı hareket ettirmek
324
Genel
double-time
f.
hızlı çalıştırmak
325
Genel
double-book
f.
yalnızca birinin kullanılacağı iki rezervasyon yaptırmak
326
Genel
double-book
f.
aynı anda birden fazla müşterinin kullanımı için rezerve etmek
327
Genel
double-charge
f.
fazla fiyat yükseltmek
328
Genel
double-charge
f.
abartmak
329
Genel
double-dip
f.
iki kaynaktan aynı anda para elde etmek
330
Genel
double-dip
f.
bir devlet dairesinde çalışırken diğerinden emekli maaşı almak
331
Genel
double-dye
f.
tekrar boyamak
332
Genel
double-dye
f.
üst üste iki kez boyamak
333
Genel
double-lock
f.
özenle bağlamak
334
Genel
double-lock
f.
özenle sabitlemek
335
Genel
double-shade
f.
(bir yerin) doğal karanlığını iki katına çıkarmak
336
Genel
double-team
f.
taşırken iki takım kullanmak
337
Genel
double-team
f.
çift kuvvet getirmek
338
Genel
double
s.
katlı
339
Genel
double faced
s.
yüze gülücü
340
Genel
double
s.
benzer
341
Genel
double keeled
s.
çift karineli
342
Genel
double edged
s.
çift taraflı
343
Genel
double layered
s.
ikikatlı
344
Genel
double
s.
iki kişilik
345
Genel
double
s.
iki
346
Genel
double
s.
çift porsiyon
347
Genel
double screen
s.
çift ekran
348
Genel
double
s.
iki yüzlü
349
Genel
double minded
s.
kararsız
350
Genel
double
s.
ikiz
351
Genel
double spaced
s.
çift satır
352
Genel
double
s.
katmerli
353
Genel
double
s.
ikiyüzlü
354
Genel
double
s.
ikili
355
Genel
double breasted
s.
çift göğüslü
356
Genel
double
s.
aynı
357
Genel
double
s.
bükülmüş
358
Genel
double edged
s.
iki tarafı keskin
359
Genel
double
s.
iki anlamlı
360
Genel
bent double
s.
iki büklüm
361
Genel
double tongued
s.
yüze gülücü
362
Genel
double
s.
çift
363
Genel
double
s.
çifte
364
Genel
bent double
s.
iki kat
365
Genel
double-quick
s.
çok çabuk
366
Genel
double-dealing
s.
iki yüzlü
367
Genel
double-minded
s.
iki yüzlü
368
Genel
double-dealing
s.
aldatıcı
369
Genel
double-barrelled
s.
iki maksatlı
370
Genel
double-quick
s.
jet gibi
371
Genel
double-chinned
s.
çifte gerdanlı
372
Genel
double-dealing
s.
ikiyüzlü
373
Genel
double-faced
s.
iki taraflı (kumaş)
374
Genel
double-breasted
s.
kruvaze
375
Genel
double-faced
s.
iki yüzlü
376
Genel
double-edged
s.
hem lehte hem aleyhte olan
377
Genel
double-faced
s.
ikiyüzlü
378
Genel
double-quick
s.
çabucak
379
Genel
double-dyed
s.
kaşarlanmış
380
Genel
double-jointed
s.
iki eklemli
381
Genel
double-headed
s.
çift başlı
382
Genel
double-quick
s.
rüzgar gibi
383
Genel
double-current
s.
çift akımlı
384
Genel
double-glazed
s.
çift camlı
385
Genel
double-minded
s.
kararsız
386
Genel
double-tongued
s.
hilekar
387
Genel
double-acting
s.
çift etkili
388
Genel
double-barrelled
s.
iki işe yarayan
389
Genel
double-spaced
s.
çift aralıklı (yazı)
390
Genel
double-faced
s.
çift taraflı
391
Genel
double-barrelled
s.
iki parçalı
392
Genel
double-breasted
s.
kruvaze (ceket)
393
Genel
double-digit
s.
çift rakamlı
394
Genel
double-armed
s.
çift kollu
395
Genel
double-deck
s.
çift katlı
396
Genel
double-dealing
s.
acem kılıcı gibi
397
Genel
double-bedded
s.
çift yataklı
398
Genel
double-digit
s.
çift haneli
399
Genel
double-breasted
s.
çift düğmeli
400
Genel
double-tongued
s.
sahtekar
401
Genel
double-barreled
s.
iki namlulu
402
Genel
double-faced
s.
acem kılıcı gibi
403
Genel
double-edged
s.
iki ağızlı
404
Genel
double-quick
s.
hemencecik
405
Genel
double-minded
s.
samimiyetsiz
406
Genel
double-tongued
s.
iki yüzlü
407
Genel
double-quick
s.
hızlı
408
Genel
double-edged
s.
çift ağızlı
409
Genel
double-edged
s.
iki tarafı keskin
410
Genel
double-faced
s.
çift yüzlü
411
Genel
double-dealing
s.
sahte
412
Genel
double-roof
s.
çift çatılı
413
Genel
double-fronted
s.
çift yönlü/cepheli
414
Genel
double-headed
s.
iki başlı
415
Genel
double-barrelled
s.
iki soyadlı
416
Genel
double-barreled
s.
iki amaçlı
417
Genel
double-barreled
s.
iki işe yarayan
418
Genel
double-barreled
s.
çifte soyadlı
419
Genel
double-barrelled
s.
çifte soyadlı
420
Genel
double-barrelled
s.
iki amaçlı
421
Genel
double-barreled
s.
çift namlulu
422
Genel
double-barreled
s.
çift anlamlı
423
Genel
double-barrelled
s.
çift namlulu
424
Genel
double-barrelled
s.
çift anlamlı
425
Genel
double-barreled
s.
iki maksatlı
426
Genel
double-barreled
s.
iki parçalı
427
Genel
double-barreled
s.
iki soyadlı
428
Genel
double-barrelled
s.
iki namlulu
429
Genel
double
s.
duble
430
Genel
double
s.
2 kişilik
431
Genel
double bladed
s.
çift bıçaklı
432
Genel
double minaret
s.
çifte minareli
433
Genel
two-double
s.
iki kat
434
Genel
two-double
s.
çift
435
Genel
two-double
s.
iki büklüm
436
Genel
double
s.
(madeni para) iki birimlik
437
Genel
double
s.
(aile ilişkisinde) her iki tarafla da ilgili
438
Genel
double
s.
hem anne hem baba tarafı ile ilgili
439
Genel
double-dealing
s.
dolandırıcı
440
Genel
double-dealing
s.
yalancı
441
Genel
double-dealing
s.
ahlaksız
442
Genel
double-dealing
s.
hain
443
Genel
double-dealing
s.
düzenbaz
444
Genel
double-dealing
s.
şerefsiz
445
Genel
double-digit
s.
yüzde on olan
446
Genel
double-digit
s.
yüzde onu aşan
447
Genel
double-digit
s.
çift hanelere varan
448
Genel
double figure [uk]
s.
çift rakamlı
449
Genel
double figure [uk]
s.
çift haneli
450
Genel
double-ring
s.
çiftlerin yeminlerini okurken birbirlerine alyans taktıkları (düğün töreni)
451
Genel
double-banked
s.
iki katlı
452
Genel
double-banked
s.
iki sıralı
453
Genel
double-dyed
s.
iki kez boyanmış
454
Genel
double-dyed
s.
tamamen renklendirilmiş
455
Genel
double-dyed
s.
yoğun şekilde renklendirilmiş
456
Genel
double-dyed
s.
esaslı
457
Genel
double-dyed
s.
kapsamlı
458
Genel
double-eyed
s.
aldatıcı görünen
459
Genel
double-handed
s.
iki denizcili
460
Genel
double-handed
s.
iki denizci gerektiren
461
Genel
double-handed
s.
iki denizciye uygun olan
462
Genel
double-handed
s.
iki denizcinin kullandığı (tekne)
463
Genel
double-hearted
s.
düzenbaz
464
Genel
double-hearted
s.
aldatıcı
465
Genel
double-hearted
s.
güvenilmez
466
Genel
double-hearted
s.
yalancı
467
Genel
double-milled
s.
iki kez inceltilmiş (kumaş)
468
Genel
double-sided
s.
iki taraflı
469
Genel
double-sided
s.
iki yüzlü
470
Genel
double-sided
s.
iki yönlü
471
Genel
double
zf.
iki misli
472
Genel
at the double
zf.
fırtına gibi
473
Genel
at the double
zf.
koşar adımla
474
Genel
in double time
zf.
hızla
475
Genel
double
zf.
iki kere
476
Genel
on the double
zf.
koşar adım
477
Genel
double
zf.
iki kat
478
Genel
on the double
zf.
bir koşu
479
Genel
at the double
zf.
yellim yelalim
480
Genel
on the double
zf.
yellim yelalim
481
Genel
at the double
zf.
koşar adım
482
Genel
on the double
zf.
fırtına gibi
483
Genel
double
zf.
iki katı
484
Genel
double-quick
zf.
hızla
485
Genel
double
zf.
ikili
486
Genel
double
zf.
birlikte
487
Genel
double
zf.
çift olarak
488
Genel
double
zf.
çiftler halinde
489
Genel
double
zf.
biri ile beraber
490
Genel
double
zf.
iki büklüm olarak
491
Genel
double quick
zf.
daha hızlı
492
Genel
double-handed
zf.
diğerine yardım eden iki insandan her biriyle
493
Genel
go at the double!
ünl.
marş marş
494
Genel
cmd (common meter double)
kısalt.
müzikte bir tür ölçü
Phrasals
495
Öbek Fiiller
double up with someone
f.
birisiyle paylaşmak
496
Öbek Fiiller
double down
f.
daha inatçı veya kararlı olmak
497
Öbek Fiiller
double down
f.
üstelemek
498
Öbek Fiiller
double up
f.
iki büklüm olmak
499
Öbek Fiiller
double up
f.
yerlere yatırmak
500
Öbek Fiiller
double up
f.
eşleştirmek
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of double double
×
Terim Seçenekleri
Çeviri Öner / Düzelt
Fransızca İngilizce Sözlük
İspanyolca İngilizce Sözlük
Almanca İngilizce Sözlük
İngilizce Eşanlam Sözlük
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy